- Basın Bildirileri
'' Halen yürürlükte olan Uluslararası Yasal Enstrümanlar ulusal ve dilsel azınlıkların yeterli derecede korunmasını sağlayamamaktadırlar. Bundan başka, üye ülkeler azınlıkların korunması konusundaki müzakerelerde farklı normlar ve ölçüleri takip etmektedirler.
Açık olan bu nispetsizlik göstermektedir ki; bu durum sadece üye devletlere ait bir iç mesele olarak telakki edilemez. Bu nedenle AB yerli ulusal azınlıkların korunmasını avrupai bazdaki yasal bir çerçevede yerine getirmeye karar vermelidir''. İşte bu sözler, bu hafta Budapeşte'ki bir konferans sırasında FUEN Başkanı Lorant Vincze tarafından ifade edilmiştir.
FUEN Başkanı sözlerine devamla, azınlıkların korunmasının üye devletler ve AB'nin müşterek yetkisi şeklinde anlaşılmasının gerektiğine işaret etmiştir. Buna göre, odak noktasında iki önemli temel esas yer almalıdır. Birinci temel esas, Ukrayna örneğinde görüleceği üzere, verilmiş olan hakların devlet tarafından tekrar geri alınmamasıdır. Ukrayna Eğitim kanunu, büyük ölçüde bir azınlığa mensup olan insanların kendi ana dillerinde öğrenim yapabilme hakkını elinden almıştır. İkinci temel esas ise; üye ülkelerin azınlıkların korunması alanında birbirleriyle en güzel uygulamaların teati edilmesini içermelidir. Lorant Vincze'ye göre; Avrupa Konseyi eğer hali hazırdaki yasal enstrümanların kanuna aykırı hallerde daha müessir olan kontrol mekanizmaları ve yaptırımlarla genişletileceğini nazarı itibare alırsa, durumda açıkça bir düzelme görülecektir. FUEN Başkanı, Avrupa Konseyi dahilinde geçerli olan yasal kararnamelerin Avrupa Birliği düzeyine devredilmesinin ideal durum yaratacığına dikkat çekmiştir.